Türkiye’de Medya Özgürlüğü Yok
Evet, Türkiye’de temsilcilik açmayan bu sosyal medya platformlarına önce 10 milyon ceza verildi, sonra 30 milyon ceza verildi. Onlar yine açmadılar. Çünkü çok iyi biliyorlardı ki Türkiye’de özgürlük yok, medya özgürlüğü yok. O sosyal medya platformları “Hakarete, iftiraya özgürlük olsun” demiyor. “Farklı görüşlere özgürlük olsun istiyoruz” diyorlar. Bu platformlara cezalar kesildi. Ama onlar yine de Türkiye’de temsilcilik açmayı kabul etmediler. Çünkü açtıkları zaman:” O temsilciliklere baskı yapılacağını ve şunları silin, bunların hesabını kapatın vs.” denileceğini bildikleri için temsilcilik açmak istemiyorlar. Şimdi hükümet ne yaptı? Para cezası tesir etmeyince sen istediğin kadar para cezası kes. Adam başka devlette yaşıyor zaten. Para cezaları ile olmayacağını bildikleri için şimdi bu sosyal medya platformlarına reklam vermeyi yasakladılar.
Fikir Hürriyeti Bir Tek Sosyal Medyada Kalmış!
Eğer Türkiye’de hakikaten insan hakları olsa, ifade hürriyeti olsa iyi niyetli bir girişim olarak anlayabilirdik. Yani herkes birbirine sövmesin, saymasın. Böyle bir şey olduğu zamanda Twitter buna müsaade etmesin ya da diğer sosyal medya platformları da bunlara müsaade etmesinler ve engellesinler. Devlet işte bunu yapmaya çalışıyor. Yani kötülükleri önlemeye çalışıyor. Güzel şeyleri, kötü gösteriyorlar ya da insanların namusuna, şerefine leke getirecek haberler yapıyorlar, tweetler atıyorlar. “Devlet, bunları engellemeye çalışıyor” derdik. Türkiye de ifade hürriyeti, özgür basın, özgür yargı olsaydı. Bu girişimi böyle anlardık. “Türkiye’de temsilcilikler olsun ki bunlar yanlış işler yapmasınlar, yanlış işlere aracılık yapmasınlar. Kontrol altında olsunlar, devlet bunu yapmaya çalışıyor” derdik. Ama diyemiyoruz. Çünkü besbelli ki bunlar Türkiye’de temsilcilik açtığı anda devletin baskısı olacak ve bunlar devletin istemediği bütün tweetleri silecekler, bütün haberleri silecekler, devletten ve baskıdan çekinecekler. Çin çekinmiyor, çünkü burada temsilciği yok. Ama temsilcilik açtıkları zaman artık bunlarda özgürlüklerini kaybedecekler. Elimizde özgür alan olarak zaten bir o kalmıştı. Yani iftira özgürlüğü, terbiyesizlik, küfür özgürlüğü, hakaret olsun demiyorum; fikir hürriyetinden bahsediyorum. Fikir hürriyeti bir tek sosyal medyada kalmış.
Zaten medya hükümetin elinde, devletin elinde. Kimse kımıldayamıyor. 20-30 tane adam, her gün bütün kanallarda aynı insanlar var. Öyle değil mi? Hangisini açarsanız açın ister NTV ister CNN ister diğerleri… Hangisini açarsanız açın, 15-20 tane adam var. 3 tanesi bu kanalda, 3 tanesi diğer kanalda, 3 tanesi diğer kanalda. Bir gün sonra tekrar… Birkaranlık oda da isimler belirleniyor; şu adamlar televizyona çıkartılacak, şunlar çıkartılmayacak. Siyah gözlüklüler kararı veriyor; şunlara ambargo koyacağız, bunlar hiçbir zaman çıkartılmayacak, şunlar çıkartılacak diye. Medyanın durumu bu. İnsanların, medyadan dışlanmış yazarların, entelektüellerin, aydınların, alimlerin görüşünü paylaşabildiği bir tek sosyal medya var. Onu da elimizden almak istiyorlar. Eğer Türkiye böyle (özgürlüklerin kısıtlandığı) bir ülke olmasaydı; fikir hürriyetinin, ifade hürriyetinin olduğu, yargının bağımız olduğu bir ülke olsaydıben böyle konuşmazdım. “Devlet iyi bir şey yapmaya çalışıyor “diyebilirdim. Kötülükleri önlemek için Twitter’ın ve diğerlerinin burada temsilciliğinin olmasını istiyor. “Rastgele olmasın kontrol altında olsun, kötülükleri önlemeye çalışıyor. İftiraları, hakaretleri, yalanları dolanları engellemeye çalışıyor” derdim. Ama diyemiyorum. Çünkü devletin ve ümmetin tavrı meydandadır.
Sosyal Medya Reklam Yasağı ile Medyayı Susturmak İstedikleri Açıkça Meydanda
Herkesi susturan ve yeri geldiği zaman muhaliflerini hapse atan, kimseyi konuşturtmayan bir sistem kurdular. Şimdi sosyal medyayı da susturmak istedikleri açıkça meydanda. Kötülükleri önlemek için değil, aslında toplumun haber alma hürriyetini önlemek için yapıldığı meydandadır. Dolayısıyla bu platformların buna karşı mücadele vermesi gerekir. Ama nasıl verecekler bilmiyorum.
Yanlış hatırlamıyorsam Twitter bu reklam yasağından sonra biraz geri adım attı. Bir temsilcilik açacağını, herhâlde açıkladı gibi hatırlıyorum. Birkaç gün önce haberlerde alt yazıda öyle görmüştüm. “Ama yine de biz taviz vermeyeceğiz, bir temsilcilik açacağız. Ama prensiplerimizden taviz vermeyeceğiz. Yine fikir ve ifade hürriyetini koruyacağız” manasında bir açıklama yaptılar. Sanıyorum reklam alabilmek için temsilcilik açacaklar. Bakalım ondan sonra ne olacak? İşlerine gelmeyen her tweeti, her haberi sildirecekler mi sildirmeyecekler mi? Devlet gücünü kullanarak, temsilciliklere polisi göndererek işlerine gelmeyen haberi ve tweeti sildirecek mi? Bakalım, yapacaklar mı yapmayacaklar mı? Göreceğiz…
Sosyal medya reklam yasağı ile ilgili açıklamanın videosunu izlemek için;
Gündeme İslami Bakış Programını İzlemek İçin Buraya Tıklayınız.
Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin güncel, siyasi, fıkhi, ilmi sorular hakkında vermiş olduğu cevaplara alparslankuytul.com resmi web sitesinden ulaşabilirsiniz…