Alparslan Kuytul Hocaefendi, cuma tefsir dersi sonrası kendisine yöneltilen “Van da yaşanan ve 41 kişinin ölümüne sebep olan çığ felaketini nasıl değerlendiriyorsunuz”sorusuna “Benim gördüğüm; ‘bizde insanın kıymeti yok. Çünkü biz de hiç tedbir yok. Kur’an-ı Kerim’de İsra suresi 70. Ayette Allah-u Teâlâ şöyle buyuruyor: ‘Andolsun. Biz insanoğlunu şerefli kıldık” İnsana değer vermek zorundasınız.” diyerek yetkililerin tedbirsizliklerini ve ihmallerini eleştirdi.
Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin soruya verdiği cevap:
“Elâzığ depreminde vefat edenler için ve Van’da çığ felaketinde hayatını kaybedenler içinde Allah’tan rahmet diliyorum.
Bakıyorum da son bir yıldır çok bela var. Sürekli deprem, sel, yangın, ekonomik kriz, siyasi olaylar… Türkiye her taraftan köşeye sıkışmış vaziyette yani sanki bu millet bedel ödüyor, kefaret ödüyor. Bugüne kadar her şeye sessiz kalmanın kefaretini ödüyorlar. Hepsine Allah rahmet eylesin. Benim söylediğim; bu insanların suçlanması değildir. Devletinden milletine hepimiz de suçluyuz. Hakikatleri konuşmayıp susanların, yanlışa yanlıştır demeyenlerin hepsi de suçludurlar.
Çığ olayına gelince; çığ tabi her zaman olabilir. Bu çağ olmuş hâlâ bunlar oluyor ve hiçbir tedbir alınmıyor. O bölgede çok şiddetli kar yağdığında çığ düşme ihtimali olan yerlerde birkaç dinamit patlatılsa, bunun bir görevlisi olsa, çığ kendisi aşağı düşer ondan sonra da orası temizlenir. Hiçbir önlem alınmıyor.
Bakın ben haberlerden duymadım ama birinden duydum. Oraya kurtarmaya giden ekibin üzerinde sinyal veren cihaz yok, ya siz kurtarma ekibisiniz, çığ düşen bir bölgeye gidiyorsunuz, çığın içinden insanları çıkaracaksınız ve orası çığ bölgesi bir daha çığ düşebilir. Çığ düşen ekibin üzerinde sinyal olmadığı için onları kurtarmaya giden ekipte hemen bulamıyor, demir çubuklarla bulana kadarda hepsi ölüyor. Yani tedbir alınmıyor. Uzmanlar: ‘Tedbir alınıp, bir saat içinde karın altından çıkarılabilseydi ölü sayısı bu kadar olmayabilirdi’ diyorlar. Hadi sinyal veren cihazlar orada çığ altında kalan normal vatandaşlarda yok, ilk ekipte de yok. Çığ bölgesinde görev yapan askerlerde sinyal cihazı olması gerekirdi. Ama askerlerde de sinyal cihazı olmayınca askerler de öldü.
Benim gördüğüm; ‘bizde insanın kıymeti yok.’ Avrupa’da, Amerika’da bir kaza oluyor mesela tren kazası ya da büyük kazalar 20 30 araç birbirine girmiş, özellikle kaç kişi ölmüş diye çok dikkat eder bakarım ya 2, ya 3, ya 5’tir. Biz de öyle bir kaza oldu mu ya 30, ya 40, ya 50 kişi ölüyor. Yani neden onlar da zayiat az bizde fazla oluyor. Çünkü biz de hiç tedbir yok.
Elâzığ depremi 6.8’di. Elâzığ depreminden 1 hafta sonra Küba’da 7,7 oldu. Bu 7,7 ne demek? Evler hopluyor ve bir tane can kaybı yok. Kübalılar öyle evler yapmışlar ki… Biz de çalan çalana, müteahhit çalar, belediye görmezden gelir, iyi bir planlama yok, sokaklar daracık… Kentsel dönüşüm diye bir şey çıkardılar. Bu evleri yıkıp bina yapıyorlar. İyi güzel. Sen bu evleri yıkmaya yıktın ama iyi bir şehir planlaması yap ondan sonra yık. Ona göre yolları geniş bırak, ona göre okulunu, camisini, parkını, alt ve üst yapısını, her şeyini planla ondan sonra yapmaya başla… Aynı yere evi yıkıp plan program yapmadan tekrar bina yapıyor. Yeni bina sağlam olabilir ama ne yol genişliyor ne eğri ne dar yollardan kurtuluyoruz. Rastgele bir şehirleşme ve bu halen devam ediyor. Haliyle bu durum depremde, trafikte de sorun oluyor.
Bu ölen insanlardan devlet sorumludur. Hz. Ömer Radiyallahu Anhu “Fırat kıyısında bir deve helak olsa, ALLAH bunu Ömer’den sorar diye korkarım” diyor. Niye bu yolu yaptırmadın derse ALLAH’a ne diyeceğim? Sorumluluk budur.
Depremde 41 kişi ölmüş, bu çığda da depremdeki kadar insan öldü yani… Bu kurtarma ekipleri nasıl eğitildi? Bunların nasıl sinyal cihazları olmaz? Maalesef bizde insanın kıymeti yok. İnsana kıymet vermeyen, Allah’a kıymet vermemiş demektir. Çünkü Allah’ın yarattığı insan şereflidir.
Kur’an-ı Kerim’de İsra suresi 70. Ayette Allah-u Teâlâ şöyle buyuruyor: “Andolsun. Biz insanoğlunu şerefli kıldık.” İnsana değer vermek zorundasınız. Bizde insanın kıymeti yok, ölürse kalan sağlar bizimdir. Yani bizde öldürmekte, ölmesi de hapse atmakta kolay… Biz ya Medenileşememişiz ya da insanın kıymeti yok. Birisi sosyal medya da bir tweet atarak laf söylemiş, on sene hapis. Pes yani. Bu kişi sadece tweet atmış, birisini mi öldürdü? Vatanı mı sattı? Ne oldu? 9-10 yıl hapis nedir? İnsanın özgürlüğü, hayatı, ailesi bu kadar ucuz mu?
İzlemek için tıklaynız;