Cuma tefsir dersi sonrası soruları cevaplayan Alparslan Kuytul Hocaefendi “Akrabalarımla ilişkilerimde sıla-i rahime dikkat ettiğim halde akrabalarımdan aynı hassasiyeti görmüyorum. Hastalığımda, bayramlarda ve diğer zamanlarda arayıp sormuyorlar hatta beni dışlıyorlar. Bana ne tavsiye edersiniz?” şeklinde gelen soruya “Eğer onlar gelip gitmediği halde kişi kendisi gidip-gelebilecek ahlâka sahipse elbette bu en üstünüdür. Gidip gelmeyi yapamıyorsa da hiç olmazsa münasebeti kesmez.” Diye cevap verdi.
Bu durumda yine de sıla-ı rahime devam etmek gerekir mi sorusuna da açıklık getiren Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin soruya verdiği cevabın tamamı şu şekilde;
Böyle bir durumda ‘sen yine de güzel davran’ demek kolay ama insanın başına geldiği zaman güzel davranmak hiç de kolay değildir. Yani seni sürekli dışlamalarına rağmen hep giden taraf sen olmak, bu büyük bir makamdır, herkesten beklenmez. Dışlanmasına rağmen gidebiliyorsa gitsin ama en azından gidemiyorsa tamamen ilişkiyi koparmasın. Ara sıra görüşür, çok sık görüşmez ama tamamen münasebeti koparmamak en hayırlısıdır. Eğer işin içerisinde çok alçakça bir şey yoksa. Alçakça bir şey varsa, o durumda tamamen de irtibat kesilebilir. Yoksa ufak tefek şeyleri çok büyütmemek icap eder.
Eğer onlar gelip gitmediği halde kişi kendisi gidip-gelebilecek ahlâka sahipse elbette bu en üstünüdür. Gidip gelmeyi yapamıyorsa da hiç olmazsa münasebeti kesmez. En azından gördüğü zaman selam verir, onların yüz ekşitmelerine aldırmaz, ‘merhaba’ der. Bu dünyada ilişkiyi belli bir düzeyde muhafaza eder. Allah-u Teâlâ Hz. İbrahim’e buyurdu ki; “Ey İbrahim! Bu dünyada baban ile iyi geçin.” Babası kâfirdi ve buna rağmen akraba olduğu için bu dünyada baban ile iyi geçin buyurdu.
Demek ki; ortamı idare etmek, akrabalığı tamamen bitirmemek, bir bağı sürdürmek ve her şeye rağmen devam ettirmek en hayırlısıdır.
Ailem akrabalarımla hiçbir sebep yokken görüşmemizi istemiyor. Bu durumda anne babaya itaat etmek gerekir mi? Ne yapmamı tavsiye edersiniz?
Sıla-i Rahim ne demektir? Sıla-i Rahim’in Hükmü Nedir?
Meşru meselelerde anne babaya itaat farzdır. Allah Azze ve Celle kendine itaatten sonra anne babaya itaati zikrediyor. Meşru meselelerde anne babaya itaat gerekir. Akrabalarla münasebeti, sebep olmadığı halde kesmek gayri meşrudur.
Sıla-i rahim; akrabalarla görüşmek, ziyaretleşmek, münasebeti sürdürmek bunu engelleyecek haklı bir gerekçe olmadıkça farzdır. Bunu engelleyemez. Kişi anne babasının hatırı için teyzesiyle, dayısıyla, amcasıyla küs olamaz. Akrabalarıyla münasebeti sürdürmek zorundadır. Ama belki onu biraz daha siyasete uygun şekilde yapar. Anne babasının olmadığı ortamlarda, onların haberi olmadan ilişkiyi devam ettirir. Böylece anne babasını da akrabalarını da idare etmiş olur. Bir taraftan da anne babasıyla akrabalarının arasını bulmaya çalışmalı hatta mümkünse barıştırmalıdır. Yapamazsa bile en azından kendisi o münasebeti sürdürmelidir.
Anne Baba Hakkı Allah’ın Hakkından Üstün Değildir
Bu konuda anne babaya itaat gerekmez. Çünkü sıla-i rahim farzdır. Akrabalarla haklı bir gerekçe olmadıkça münasebet kesilemez. Anne baba hakkı çoksa da Allah’ın emrinden daha üstün değildir.Anne babanın emri Allah’ın emrinden üstün değildir. Anne babanın hakkı Allah’ın hakkından üstün değildir.
Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin güncel, siyasi, fıkhi, ilmi sorular hakkında vermiş olduğu cevaplara alparslankuytul.com resmi web sitesinden ulaşabilirsiniz…
Tamamını izlemek için;