Alparslan Kuytul Hocaefendi, bir cuma klasiği haline gelen tefsir dersinin akabinde kendisine yöneltilen soruları cevaplandırdı.
“Ayasofya’nın ibadete açılmasının gündeme gelmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna “18 yıldan beri neden bunu yapmadınız da şimdi gündeme getirdiniz? Bana öyle geliyor ki Ayasofya ibadete açılsa dahi bu, AKP’yi kurtarmaz. Bu millet maalesef dine, imana çok fazla bakmadığını defalarca ispat etti. Bu milletin tek anladığı, cebiymiş. Cebini doldurursan, Ayasofya’yı açmasan da sana oy verir. Hatta Sultanahmet’i de kapatsan yine sana oy verir. Bu millet maalesef bunu gösterdi.” diyerek ülkenin gelmiş olduğu durumu özetledi.
Sözlerine “Ben bir Müslüman olarak Ayasofya’nın açılmasını ister miyim? Elbette isterim. Onlar bunu büyük ihtimalle siyaset için yapacaklar ama kendi gönüllerinden de Ayasofya’yı gerçekten camiye çevirmek istemezler mi? İçindeki insanların birçoğu ister. Öyle insanlar olduklarını da inkâr edemeyiz. Adaletli olmak zorundayız.” diyerek devam etti.
Sorunun tamamını okumak için;
Ayasofya’nın ibadete açılmasının gündeme gelmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
18 Yıldır Niye Yapmadınız?
Ayasofya’nın ibadete açılması için İYİ Parti parlamentoda bir teklifte bulunmuş, AKP bunu reddetmiş. ‘Biz bunu Temmuz’da halledeceğiz’ demişler. ‘Size bu şerefi vermeyiz, biz o teklifi getireceğiz. Siz getirdiğiniz için reddediyoruz. Biz getirince kabul edeceğiz’ demişler. Neden? Bir ay sonra ne olacak? Haziran ne Temmuz ne? Ne olacaksa! 18 yıldan beri neden bunu yapmadınız da şimdi gündeme getirdiniz? Çünkü hükümet çok oy kaybetti, çok kan kaybetti. Ekonomi berbat, sevenler çok azaldı, puan toplaması lazım. Ayasofya’nın da sembolik önemi olduğu için, zannederim ki böyle bir meseleyi hallederlerse herhâlde bu seçimi de kazanırız, gibi düşünüyorlar.
Bu Millet Dine Değil, Cebine Bakıyor
Bana öyle geliyor ki Ayasofya ibadete açılsa dahi bu, AKP’yi kurtarmaz. Bu millet maalesef dine, imana çok fazla bakmadığını defalarca ispat etti. Bu milletin tek anladığı, cebiymiş. Cebini doldurursan, Ayasofya’yı açmasan da sana oy verir. Hatta Sultanahmet’i de kapatsan yine sana oy verir. Bu millet maalesef bunu gösterdi.
Eğer bu milletin cebine dokunduysan, işsizlik çoğaldıysa, enflasyon yükseldiyse, Ayasofya’yı açsan da bu millet evvela cebini düşünür hale geldi. Artık Ayasofya’yı düşünmez, “Ben açım!” der, yine oy vermez. Bunun çok akıllıca bir siyaset olduğunu zannetmiyorum, bununla bir yere varılacağını sanmıyorum.
Ben bir Müslüman olarak Ayasofya’nın açılmasını ister miyim? Elbette isterim. Onlar bunu büyük ihtimalle siyaset için yapacaklar ama kendi gönüllerinden de Ayasofya’yı gerçekten camiye çevirmek istemezler mi? İçindeki insanların birçoğu ister. Öyle insanlar olduklarını da inkâr edemeyiz. Adaletli olmak zorundayız. ‘Doğruya doğru, yanlışa yanlış’ diyeceğiz. İçlerindeki birçok insan Ayasofya’nın açılmasını gerçekten de ister, o da bir gerçektir. Biz de bir Müslüman olarak işin içerisinde başka maksatlar olsa bile Ayasofya’nın ibadete açılmasını, camiye dönüştürülmesini, ezan sesinin oradan yükselmesini elbette ki isteriz. Başka maksatlar olsa bile bunu yaparlarsa yine de teşekkür ederiz. Ayasofya’nın sembolik bir önemi var.
Siyaset için mi, İbadet İçin mi?
Ama garip olan şu ki bugün bunu gündeme getiren AK Parti, herhâlde hafızalarını kaybetmişler ya da bayağı bir hafızaları zayıflamış. Daha birkaç ay evvel yurtdışında bir yerde camiye saldırı olmuştu burada da “Ayasofya açılsın!” gibi konuşmalar olmuştu. Hatırlarsanız böyle bir konu vardı. O mevzu konuşulurken Cumhurbaşkanı, ‘Biz Ayasofya’yı açarsak başka ülkelerdeki camilere saldırı olabilir. Bunu düşünmemek olmaz. Bu, basiretsizlik olur’ demişti. 6 ay ya da bir yıl önce öyleyken, şimdi ne değişti? Bugün de Ayasofya’yı açarsanız yine saldırılar olabilir. Dün, öyle diyordunuz.
Cumhurbaşkanı’nın Ayasofya ile ilgili başka konuşmaları da var. ‘Sultan Ahmet’i doldurdunuz mu sanki Ayasofya’yı istiyorsunuz? Hele bir sabah namazında Sultan Ahmet’i dolduralım da ondan sonra Ayasofya… demişti. Şimdi Sultan Ahmet’i dolduruyor muyuz ki sıra Ayasofya’ya geldi?’ demişti. Bir sürü çelişkiler var. İş tamamen siyasete dönüşmüş. Siyaset için mi açılıyor, yoksa ibadet için mi? Tamamen memleketin çivisi çıkmış. Düzen alt üst olmuş.
Her şeye rağmen biz bir Müslüman olarak açılmasından memnuniyet duyarız. Saldırı yapacaklarsa zaten yapıyorlar. Zaten yurt dışında kaç defa saldırı yaptılar. Yurtiçinde de yurtdışında da yapacaklarsa zaten yaparlar.
Avrupa’da son zamanlarda dışardan bakınca görülmesin, anlaşılmasın, cami olduğu belli olmasın diye bazı camilerin minarelerini yıktıklarını duydum. Avrupa’daki minareler de bizim minarelere benzemiyor. Birçokları saçma sapan minareler. Uzaktan bakınca kule gibi görünüyor. Sanki üzerinde bir radar var gibi görülüyor. Minarelerin şekillerinin minareyle alakası yok. Birçok cami öyle. Buna rağmen onları bile yıktıklarını duydum. Belki hepsini değil ama bir kısmını yıktılar. Mesela onlar orada minare yıktı diye biz burada kiliseleri mi bastık? Ne yaptık? Biz Ayasofya’yı ibadete açınca onlar da hemen gidip camileri mi basacaklar? Şimdiye kadar bunun gibi mazeretlere sığınıyorlardı. Peki, o mazeretlerden niye vazgeçtiniz? Avrupalılar mı çok daha medeni oldu? Ayasofya’yı ibadete açarsanız camilerinizi basmayacağız, saldırı yapmayacağız, diye söz mü aldınız?
Aynı durum devam ediyor, dünya değişmedi, Avrupa ve insanlar da değişmedi. Peki ne değişti de o gün öyle diyordunuz, şimdi bugün ‘açabiliriz’ gibi sözler ediyorsunuz? Çünkü çok oy kaybettiniz ve oy almak için bunu yapmak zorundasınız. Bir şey olur belki, gibi düşünüyorsunuz. Yoksa 18 yıldır niye bunu yapmadınız?
