Hocam şu anda gündemde Cumhurbaşkanın bağış açıklaması var. Siz bu açıklamayı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Alparslan Kuytul: Bir devlet başkanının kendi halkını bağış yapmaya teşvik etmesinde şaşırılacak bir şey yok. Peygamberimizde bağış yapmaya teşvik ederdi. Fakirler olduğu zaman ‘onlara bağış yapın’ derdi. Bunda bir gariplik yoktur. Ama ‘Türkiye güçlüdür, biz çok güçlü devletiz’ diyorlar. Böyle söyledikten sonra da halkın vereceği 10 liralara kaldılarsa, niye güçlü devletiz diyorlar? Peygamberimizde bazen bağış topluyordu ama kendisinin de karnı açtı. Oysa çok rahat şekilde yaşayanlar, çok lüks hayatlar içinde olanlar, eski parayla trilyonları belki kat trilyonu olanlar; ‘insanlara sabredin’ derlerse ya da ‘bağış yapın’ derlerse, bunlar çok etkili olmaz. Madem ki güçlü devletiz, o zaman neden devlet bu işi kendi üzerine almıyor?
“Halkta yardım etmeye alışsın, elini cebine atmaya çalışsın maksadıyla yapılıyorsa bunda bir kötülük yok ama her şeye zam yapmalarına rağmen devletin gerçekten parası o zaman bu paralar nereye gitti?” diye insan sorar. Demek ki “Yıllardan beri memleket doğru bir şekilde idare edilmemiş, gerekli yatırımlar sanayiye, tarıma, hayvancılığa yapılmamış ve memleket kötü duruma düşmüş, betona yatırım yapılmış, yola yatırım yapılmış, hava alanına, köprüye yatırım yapılmış ama asıl reel sektörlere yatırım yapılmamış, bu yüzden de memleket bu hale gelmiş. Demek ki devlette para kalmamış milletten yardım istiyor” diye anlaşılır.
Devletin gerçekten bir gücü olsaydı yardım kampanyası yapar mıydı? Benim gördüğüm kadarıyla ekonominin gidişatı çok kötü. Ekonomist değilim ama görünen köy de kılavuz istemez. Ondan dolayı bu yardım toplanıyor gibi… Benim anlayabildiğim, aslında itiraz da bunadır. Yoksa bir devlet başkanı elbette ki kendi halkını yardım etmeye sevk edebilir. İnsanlar birbirini düşünsünler, komşusu açken kendisi tok yatmasın, bunca fakir var, çalışamayanlar var. Şu anda virüs sebebiyle insanlar işe gidemiyor. Bunlara yardım edin. “Parayı bize teslim edin bizde onlara dağıtalım” gibi şeyleri her devlet yapabilir, düşünebilir. Ama devleti idare ederken güzel idare ediyorsanız, parayı yanlış yatırımlara bağlamadıysanız, ekonomiyi mahvetmediyseniz, sırf halkınızı eğitmek için, yardımlaşmayı teşvik etmek için yapıyorsanız sorun yok. Ama benim gördüğüm kadarıyla burada sorun kasanın boşaltılmış olmasıdır. Devletin kasasında paranın kalmamış olmasıdır. Halkın vereceği 5-10 kuruşa getirilmiş olmasıdır. Asıl tepkiler bunadır. Yoksa yardımlaşma güzel bir şey.
Bir de şöyle bir durum var; Yardım etmek isteyen belediyeler neden engelleniyor? Siz bize verin, biz verelim. Neden? Neden ben kendim vermeyeyim? Bu belediyenin parasıysa, ben belediye olarak yardım etmek istiyorum. Her parti kendisine oy toplamak ister değil mi? Bir tek devletin başındakiler mi kendi partisine oy topluyor? Her belediye başkanı kendi partisine oy toplamıyor mu? Yarın seçime girmeyecek mi? Neden engelliyorsunuz? Hayır bir tek biz verelim, oylar bize gelsin. Bu doğru mu şimdi? İtiraz aslında bunadır. Yoksa halkın yardımlaşması gayet güzel bir şeydir. Ben de Cumhurbaşkanı olsam belki ben de böyle yapardım. Onda bir sorun yoktur.
Sorun; devletin kasasının neden bu kadar boş olduğu, ekonominin neden bu kadar dibe vurduğu, doların neden 7 liraya yaklaştığı, hayvancılığın, tarımın neden bittiği, sanayinin neden bu hale geldiğidir?
Bir belediye, bir vakıf neden yardım edemiyor? O zaman kendileri oy alamayacaklar, ondan dolayı mı? Herkesin sizin için çalışacak hali yok. Siz daha fazla oy kazanasınız diye bir başka parti size yardımcı olur mu, bu mantıklı bir şey mi? HDP belediyesi, CHP belediyesi, bir başka partinin belediyesi size yardımcı olup, oy mu toplayacak? Böyle bir şey olur mu? Siz verin, biz dağıtalım. Neden? Şimdiye kadar böyle bir mantık var mıydı? Bir belediyenin, bir vakfın yardım etmesi devlet içinde devlet olmakmış. Bu mantık nereden çıktı? Oldu bitti, insanlar, belediyeler yardım eder. Oldu bitti, vakıflar yardım eder. Yardımda toplar. Neden herkes devlete versin?
Bunu depremde de yaptılar. Bizim arkadaşlarımız Elâzığ depreminde, Elâzığ halkına yardım dağıtmışlar. Elâzığ valiliği engellemeye çalışıyor ve Furkan Vakfının yardım dağıtması yasak! Furkan vakfına kayyum atandı. Yardımı Furkan gönüllüleri yapıyordu. Furkan gönüllülerinin de yardım dağıtması yasak! Neden yasak Vali Bey? Furkan gönüllülerini sevenler çoğalmasın. Devlet ‘getirin bize verin, biz dağıtalım’ diyor. Neden sana verecek mişim? Bunun bir mantığı var mı? Asıl itiraz bu noktalaradır. Yoksa devletin kendi halkını yardıma teşvik etmesi, gayet normaldir.
Tamamını dinlemek için;