Ailesiyle yaptığı telefon görüşmeleri kaydı heyecanla beklenen Alpaslan Kuytul Hocaefendinin bu haftaki telefon ses kaydı da (6 Eylül mahkemesinden sonraki ilk ses kaydı) yayınlandı.
Alparslan Kuytul Hocaefendi, “Tek tutuklu olarak benim kalmam hedefin ben olduğunu gösteriyor. Tek kişilik suç örgütü olabilir mi! Meğer ben neymişim!” ifadelerini kullanarak, evet tek kaldım, çok şükür ben Rabbimle baş başayım. Kur’an’ım var, kitaplarım var, kardeşlerimin gönderdiği mektuplar var. Dava kardeşlerim, beni yalnız bırakmıyorlar.” dedi.
Ses kaydının ilgili kısmı şu şekilde;
Düşünebiliyor musun, tek tutuklu olarak benim kalmam neyi gösteriyor? Hedefin ben olduğunu gösteriyor. Tek kişilik suç örgütü olabilir mi? Kur’an-ı Kerim Hz. İbrahim Aleyhisselam hakkında, “tek başına ümmet” ifadesini kullanılır. Ben de tek başıma suç örgütüymüşüm. Meğer ben neymişim yani… Dünyada herhalde benim bir benzerim yoktur. Çünkü tek başına suç örgütü dünyada yoktur yani…
HEDEF BENİM
Ne hale geldiler? Mesele, iyice herkesin anlayacağı noktaya geldi. 25 yıllık Vakfın bugüne kadarki tüm başkanları, yönetim kurulu üyeleri, denetim kurulu üyeleri hepsi dışarıda. Demek ki ortada bir suç yok. Hiçbir zaman yönetim kurulunda yer almadığım halde ben içerideyim. Çünkü hedef benim zaten. Diğerleri aslına bakarsan sadece yani hedefin ben olduğum ortaya çıkmasın diye onu saklamak için tutuklanmışlardı. Artık o daha fazla devam edemezdi. Onun için onları bıraktılar. Onları bırakmasıyla, en sonunda Ali’yi de bırakmalarıyla aslında hedefin ben olduğum iyice ortaya çıkmış oldu. Anlamayanlar da artık herhalde bundan sonra anlarlar.
Evet tek kaldım, çok şükür ben Rabbimle baş başayım. Kur’an’ım var, kitaplarım var, kardeşlerimin gönderdiği mektuplar var. Dava kardeşlerim, beni yalnız bırakmıyorlar. Burada komşularla bazen bağıra bağıra sohbet ettiğimiz oluyor. Onun dışında bütün zamanımı değerlendirmeye çalışıyorum. Üstad Bediüzzaman diyor ki; “İman hizmeti uğrunda başınıza ne gelse hayırdır” İnşallah bu da bir hayırdır.