Gerek sosyal medya ile gerek televizyon ile gerekse de gazeteler vasıtasıyla Alparslan Kuytul Hoca hakkında çeşitli iftiralar atılmış, yaptığı konuşmalar kırpılarak yanlış anlaşılacak duruma getirilmiştir. Bu bölümde söz konusu iftiraların en çok gündeme getirilenlerini derledik. Söz konusu iftiraların hepsi de, Alparslan Kuytul Hocanın iyi niyetle yaptığı konuşmalarından birkaç saniyenin kesilmesi ile oluşturulmuştur. Üstelik bu iftiraları atan bazı karanlık güçler, her yaptıkları karalama kampanyalarının ardından “savcılar neden harekete geçmiyor, neden bir şey yapılmıyor” diyerek talimat verir gibi, kırpılmış yalan haberlerle Alparslan Hocayı adeta hedef tahtasına oturtmuşlardır.
İşte o iftiralardan bazıları;
- Darbeden Medet Umdu “Hayırlı Olsun” Dedi İftirası
- 15 Temmuz’da Sokağa Çıkan Halka “Cani” Dedi İftirası
- Kalemi Kırılmıştır Sözünün Çarpıtılması
- Afrin Değerlendirmesinin Çarpıtılması
- Rusya Taraftarı İftirası
- 1) Darbeden Medet Umdu “Hayırlı Olsun Dedi” iftirası
Sosyal medyada, iftira atılarak darbe taraftarıymış gibi gösterilmeye çalışılan Alparslan Kuytul Hocanın bu darbe girişimini onayı veya medet umar tarzda konuşması asla söz konusu olmamıştır.
Darbe gecesi yaptığı konuşmada:
“Ders esnasında, belki siz internetten takip etmişsinizdir, ben yeni haber aldım. Saat 22.00 civarında TSK ülke yönetimine el koymuş ve şu anda darbe yapılmış vaziyette.
Bakın ne günlere geldik, tekrar darbe günlerine geldik. Şu anda Cumhurbaşkanı ve hükumet ne durumdadır bilemiyoruz. Genelkurmay böyle açıklama yaptığına göre, demek ki onlar da (Cumhurbaşkanı ve hükumet) şu anda gözaltındadırlar. TRT’nin yayını kesilmiş ve açıklama yapılacakmış. Şimdi, siz bundan sonra seyredin. Bu darbe ortamında yüzbinlerce insan belki de içeri alınacak, belki biz de onlardan biri olacağız. Bundan sonra ne olacağı karanlıktır. Allah milletimizin başına kaldıramayacağı sorunları çıkarmasın, böyle sorunlarla karşılaştırmasın. Bu darbenin İslami faaliyetlere darbe olmamasını ve İslami faaliyetlerin bundan olumlu yönde etkilenmesini ve Müslümanların hayrına olmasını vesile kılsın.
Biz her ne kadar bu hükumeti tenkit ettiysek de darbeyle devrilmiş olmalarından memnun olmayız. Bu darbenin nereye gideceği belli olmaz. Allah, suçsuz olanları korusun. Suçsuz olanların başına musibetler getirmesin. Bakalım bundan sonra ne olacak? Şunu bilin, Allah Müslümanların ve İslami hareketin yardımcısıdır. Belki bazı zor günler geçirebiliriz. Ama sonra tekrar güneş doğacak, tekrar çok daha güçlü bir şekilde İslami hareket yoluna devam edecek. Herkes her şeye hazır olmalı. Ama sonunda tekrar güneş doğacak, buna emin olun. Hakkınızı helal edin. (VİDEO-1: http://frk.cc/video1 ) demiştir.
15 Temmuz gecesi yaptığı ilk sözlü açıklamada, üç saat sonra attığı ilk tweette ve 21 Temmuz Perşembe günü darbe girişimine karşı yaptığı miting şeklinde basın açıklamasında (VİDEO-2: http://frk.cc/video2 ) darbeyi kınamış ve internet ortamında kendisini “darbecilere destek veren birisi” gibi göstermek isteyenlere karşı gerekli cevabı vermiştir. Kendisine bu konu hakkında sorulan bir soruya aynen şöyle cevap vermiştir:
“Darbe girişiminden çok önce yaptığınız konuşmanın internet ortamında darbeden bir gün önce yapılmış gibi yayılmasını ve Cumhurbaşkanının kalemi kırılmıştır sözünüzün darbeye yorumlanmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Diyecek bir laf bulamıyorum. Hepiniz şahitsiniz ben o konuşmayı, darbeden iki hafta önce yapmıştım. İyi niyetle yapılmış bir konuşmaydı ve ben uzağa baktığımda görebildiklerimi söyledim. Bunlar takdir edeceklerine, ‘14 gün evvelden söyledi ve söylediği tehlike oldu daha da olacak’ diyorlar. Takdir edeceklerine iftira atmayı tercih ediyorlar. Güya ben biliyormuşum, bu kadar alçaklık olmaz. Bir gün evvel söylesem bile bana bunu söyleyemezsin ayıptır günahtır. Bir kere bir gün evvel dediği ne perşembe günü, tefsir dersi cuma günü olmadı mı? Biz zaten perşembe günü ders yapmıyoruz. 22 yıldır cuma günleri yapıyoruz. Yani bir gün evvel söylemiş olsam ne olur? (Konuşmamın) tarihi belli, internete yüklenme tarihi var. Konuşmanın yapıldığı tarih var. Öyle olmasa bile, bir gün evvel olsa bile, bu benim darbeyi bildiğimi mi gösterir? Cumhurbaşkanı bilmiyor ben mi bileceğim?” (VİDEO-3: http://frk.cc/video3 )
Yıllar önceki konuşmalarına bakıldığında da tüm darbelere ve darbecilere karşı olduğu görülecektir. Kendisine sorulan 12 Eylül darbecileriyle alakalı soruda, tüm darbelere karşı olduğunu ve tüm darbecilerin hesap vermesi gerektiğini belirtmiştir. Ayrıca 15 Temmuz darbe girişiminden hemen sonra darbe girişimine karşı bir miting gerçekleştirmiştir.(VİDEO-4: http://frk.cc/video4 )
Bazı haber sitelerinde yayınlanan “Alparslan Kuytul Hoca darbeden medet umdu” şeklinde haberlerdeki video, Alparslan Kuytul Hocanın 15 Temmuz gecesi darbe olduğunu duyduğu ilk anda yaptığı konuşmanın kırpılmış halidir ve gerçeği yansıtmamaktadır. Bu video Alparslan Kuytul’u darbe yanlısı gibi göstermek isteyen art niyetli kişiler tarafından, özellikle hazırlanmış ve videoların sadece bir cümlesi kırpılarak servis edilmiştir.
Alparslan Hocanın ilk tepkisi, 15 Temmuz gecesi saat 23.30 civarında ve kendisi canlı yayında yaptığı tefsir dersinden hemen sonra, kendisine verilen bilgiye göre söylediği sözlerdir. O esnada henüz olay açıklık kazanmamış, TRT’nin yayını kesilmiş ve Cumhurbaşkanı’nın bile nerede olduğu bilinmemekteydi. Tüm Türkiye darbeyi TSK’nın emir-komuta silsilesi içinde gerçekleştirdiğini, bütün ordunun işin içinde olduğunu zannetmekteydi. Alparslan Hoca böyle olduğunu zannettiği halde yine de tüm orduyla karşı karşıya gelmeyi göze alarak darbeden razı olmadığını o konuşmasında da ifade etmiştir. Buna rağmen darbe girişimini kullanarak Alparslan Kuytul Hocayı darbe yanlısı gibi göstermek ve zor durumda bırakmak istemişlerdir.
İlgili videonun kırpılmamış hali ve aslı birlikte izlendiğinde bu konuşmanın darbeyi destekleyecek nitelikte olmadığı, darbenin çok kimseye zarar vereceği, bundan sonra her türlü zulme hazır olmak gerektiğini ifade ederek darbelerin kötülüğüne dikkat çektiği görülecektir. (VİDEO-5: http://frk.cc/video5 )
Bu konuşmadan Alparslan Kuytul Hocaya’ “Darbeden medet umuyor” çıkarımını yapmak Alparslan Kuytul Hocaya ve Furkan Vakfı’na büyük bir iftira atmaktır.
Darbeye “hayırlı olsun” demedi, “Hayrına olsun” dedi. İki ifadedeki anlam çok farklıdır. Nitekim sn. Cumhurbaşkanı da darbe gecesi yaptığı açıklamada “Bu hareket, bu çıkış Allah’ın bize büyük bir lütfu” demiştir. (VİDEO-6: http://frk.cc/video6 )
Bu videoya bakarak Cumhurbaşkanını da darbe yanlısı ilan etmek doğru mudur? Tabi ki hayır… Bazen şer görünen şeyler hayır olabilmektedir.
16 Temmuz’da yani darbe gecesinde, Alparslan Kuytul Hocanın Twitter’de yaptığı açıklama aynen şu şekildedir:
“Hiçbir zorbalığı ve zulmü kabul edemeyeceğimiz gibi seçimle iş başına gelenlerin darbe ile yönetimden uzaklaştırılması girişimlerini de kabul edemeyiz. Yüz yıldır yapılan bütün darbeleri kınadığımız gibi bu darbe girişimini de kınıyoruz.
Ancak şunu da belirtmek isterim ki; medyada ilk çıkan haberlerde “TSK yönetime el koymuştur” denilmiş ve emir-komuta silsilesi içerisinde bir darbe yapıldığı imajı uyandırılmıştır. Saat 00.30’a doğru bu darbe girişiminin küçük bir grup tarafından yapıldığı, hiçbir üst düzey komutanın bu girişimin içinde yer almadığı ve tüm kurumlarıyla devletin olaya hâkim olduğu anlaşılmıştır. Seçilmişlere darbe caiz olmadığına göre Allah’ın insanlar üzerindeki hâkimiyet hakkına darbe nasıl caiz olabilir? Allah milletimizi askerî, siyasî tüm darbelerden korusun ve İslam adaletine ulaşmayı nasip etsin.”
16 Temmuz 2016 Saat: 03.20
Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin 15 Temmuz Darbesinde Hayatını Kaybedenlere Başsağlığı Mesajı:
“15 Temmuz gecesi darbe girişiminde hayatını kaybeden tüm kardeşlerimize Allah’tan rahmet, acılı ailelerine başsağlığı ve yaralılara da acil şifalar diliyorum. Bu vesile ile bu haksız girişimi bir kez daha kınıyorum.”
16.07.2016 – Alparslan KUYTUL
- 2) “15 Temmuz’da Sokağa Çıkan Halka ‘Cani’ Dedi” İftirası
Alparslan Kuytul Hocanın, darbelere karşı mücadele eden halk ile ilgili bir KHK hakkında yaptığı konuşma, yine karanlık güçler tarafından kırpılarak yayınlanmış ve sanki Alparslan Hocanın, 15 Temmuz’da sokağa çıkan halka ‘cani’ dediği intibaı uyandırılmak istenmiştir. Oysa videonun tamamı izlendiğinde durumun öyle olmadığı sadece suçsuz askerlerin kafasını kesen bazı kimseler için bu ifadeyi kullandığı anlaşılmaktadır. İşte o konuşmanın ilgili kısmı:
“… Darbeye karşı sokağa çıkanların zaten mahkeme edileceği yok, zaten onların bir suçu da yok. Ama mesela; tutmuş bir askeri öldürmüş. Bu adam neden mahkeme olmuyormuş? Bu yalnız 15 Temmuz ile alakalıymış, isterse öyle olsun. Bir kere, ifade yalnız 15 Temmuz ile alakalı demiyor. Madem yalnız 15 Temmuzla alakalı, o halde yaz “15 Temmuz’da darbecilere karşı sokağa çıkan, darbeyi durdurmaya çalışan, tankın üzerine çıkan kimseler mahkeme edilmezler, edilmeyeceklerdir” böyle yaz, tamam. Eğer gerçekten niyetiniz buysa.”
“… O zaman ki konuşmasına bakın Devlet Bahçeli’nin. Bunu (askerin başının kesilmesini) reddediyordu, bir Mehmetçiğin başını kesmişler diyordu. Bu olur mu, diyordu. Bilir bilmez, oradaki kim ki? Hâkimler midir de karar veriyor? Belki de Mehmetçiğin haberi bile yok.
Hepimiz askerlik yapmadık mı? Komutan yürüyün der, yürünür. Asker ne bilir? Nasıl olur da bunlara hesap sorulmaz? Tuttuğu masum bir Mehmetçiğin kafasını kesmiş, cani! Bazılarını İstanbul Köprüsünden aşağıya suya atmış. Cani! Sen nerden biliyorsun bunun bilerek darbe için oraya geldiğini. Sen bilmiyor musun, asker komutanına itaat eder ve çıkar. Sen nerden bildin de onu idam ettin? Sen hâkim misin cellat mısın?” (VİDEO-7: http://frk.cc/video7 )
Görüldüğü gibi Alparslan Kuytul Hoca, darbeye karşı sokağa çıkan halk ile darbeyle hiç alakası olmayan masum Mehmetçiklerin kafasını kesenleri ayırmıştır. Adalet duygusunun gereği olarak, masum Mehmetçiklerin, darbeden hiç haberi dahi olmayan, kandırılan Mehmetçiklerin kafasının kesilmesine tepki göstermiş ve bunun faillerinin mahkeme edilmesi gerektiğini söylemiştir.
Ayrıca konuşmanın bu bölümünde de görüldüğü gibi benzer şeyleri Devlet Bahçeli de söylemiştir. (VİDEO-8: http://frk.cc/video8 ) Zaten bu sözler her vatandaşın söyleyebileceği sözlerdir. Hepimiz haberlerden takip ettik. Mehmetçiklerimizin büyük çoğunluğu FSM köprüsüne ‘tatbikat var’ denilerek getirilmişti. Yani kandırılmıştı. Şimdi bu masum Mehmetçiklerin kafalarının kesilmesini kim kabul edebilir?
- 3) ‘Kalemi Kırılmıştır’ Sözünün Çarpıtılması
Kırpılarak yanlış anlaşılmasına sebep olunan bir diğer husus da, Cumhurbaşkanı’na hakaret etti iddiasıdır. Şöyle ki, Alparslan Hoca ülkesini düşünen bir vatandaş olarak bazı olayları yorumlamak suretiyle bir sonuca ulaşmıştır.
Alparslan Kuytul Hocanın, 1 Temmuz tarihinde yaptığı konuşmada; (VİDEO-9: http://frk.cc/video9 ) Obama’nın Cumhurbaşkanı ile görüşmek istememesi, Muhammed Ali’nin cenazesinde Cumhurbaşkanı’na gösterilen tavır, Uganda Devlet Başkanı’nın tahta oturup Cumhurbaşkanı’nı alçak bir sandalyede oturtarak yaptığı terbiyesizlik gibi davranışlardan yola çıkarak bazı büyük ve derin güçlerin AK Parti’yi bitirmeye karar vermiş, kendilerince kalemini kırmış olabileceklerini ifade etmiştir. Bugüne kadar hükümetin, icraatlarıyla kazandığı puanların elinden teker teker alınmaya başlandığını, hükümetin dünyada yalnızlaştırılmaya ve sevenlerinin azaltılmaya çalışıldığını söylemiş ve Hükümetin bu konuda dikkatli olması gereği hususunda samimi ve iyi niyetle ikazda bulunmuştur.
Basiret ve iyi niyetle yapılan bu değerlendirme takdir edileceğine bundan rahatsız olan bazı karanlık güçler tarafından 1 Temmuz tarihinde yapılan bu açıklama, 14 Temmuz tarihinde yapılmış gibi gösterilerek darbe ile ilişkilendirilmiş ve sanki Cumhurbaşkanı’nın, MİT’in ve Amerikan istihbaratının bile bilmediği bu darbeyi Alparslan Hocanın bildiği ve Hükümeti tehditte bulunduğu gibi bir algı oluşturulmaya çalışılmıştır.
Ancak iyi niyetle yaptığı bu konuşmasından her zaman ki gibi 3-5 saniye kırpılarak servis edilmiş böylece yanlış anlaşılacak hale getirilmiştir. (VİDEO-10: http://frk.cc/video10 Sosyal medyada dolaşan kırpılmış videodur.) Kırpılmamış hali izlendiğinde ikazın iyi niyetle yapıldığı anlaşılmaktadır. İşte o konuşmanın ilgili bölümü:
“Ben buradan ikaz ediyorum. İnsanlık görevimi yapıyorum. İşleri çoktur, yoğun bir hayat yaşıyorlar, o yüzden belki farkına varamıyor olabilirler. Ben buradan Cumhurbaşkanını da AKP’yi de şu meselede ikaz etmek istiyorum. Elde ettikleri ne kadar şerefleri varsa ellerinden alıyorlar, başörtüsü meselesini bile tekrardan geriye götürebilirler. Bunun manası şudur; Tayyip Erdoğan’ın kalemi kırılmıştır. İşi bitirildiği zaman kimsenin ona acımaması için sevenlerinin kalmaması için, onun elde ettiği şereflerin geri alınması lazım..” Onlara prestij kaybettiriyorlar, ondan sonra da işlerini bitirecekler ve o zaman kimse onlara acımayacak ve sevenleri kalmayacak. Bu sürece girdik, ben buradan söylüyorum. Beni dinlerlerse onların hayrınadır, dinlemezlerse kendileri bilir.”
(VİDEO-11: http://frk.cc/video11 )
Görüldüğü gibi konuşma tamamen iyi niyetle yapılmış bir ikazdan ibarettir. Alparslan Hocanın adeta bir darbeci veya darbeyi planlayan kişi gibi gösterilmesi büyük bir hatadır.
- bölümde de aktarılan konuşmayı burada da tekrar ediyoruz.
Darbe girişiminden çok önce yaptığınız konuşmanın internet ortamında darbeden bir gün önce yapılmış gibi yayılmasını ve Cumhurbaşkanının kalemi kırılmıştır sözünüzün darbeye yorumlanmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Sorusuna Alparslan Hoca şöyle cevap vermiştir:
“Diyecek bir laf bulamıyorum. Hepiniz şahitsiniz, ben o konuşmayı, darbeden iki hafta önce yapmıştım. İyi niyetle yapılmış bir konuşmaydı ve ben uzağa baktığımda görebildiklerimi söyledim. Bunlar, takdir edeceklerine, “14 gün evvelden söyledi ve söylediği tehlike oldu, daha da olacak” diyerek takdir edeceklerine iftira atmayı tercih ediyorlar. Güya ben biliyormuşum, bu kadar alçaklık olmaz! Bir gün evvel söylesem bile bana bunu söyleyemezsin, ayıptır, günahtır!” (VİDEO-12: http://frk.cc/video12 )
Ayrıca Alparslan Kuytul Hoca aylar öncesinde defaatle aynı analizi yapmış, bu konuda iyi niyetli ikazlarda bulunmuştur. Bu konuşmaları aşağıda sunulmuştur.
Ancak bazı karanlık güçler bu konuşmaları görmezden gelerek konuşmanın darbeden 1 gün önce yapıldığını söyleyecek kadar art niyetlidirler.
10 Şubat 2016
SORU: Amerikan başkan yardımcısı Joe Biden’in Türkiye ziyaretinde “Basın Özgürlüğü” üzerinde durması ve Akademisyenlerin lehinde yaptığı açıklamaları nasıl değerlendiriyorsunuz?
“Biden’in gelip de Tayyip Erdoğan’ı sevmeyen gazetecilerle görüşmesi, akademisyenlerle ilgili yaptığı açıklama, onları(akademisyenleri) destekler tarzda yapılan açıklamalar, Türkiye’de basın özgürlüğüne dikkat edilmesi gerekir gibi sözler… Bunların hepsi aslında hükümete verilen mesajlar YANİ BÖYLE GİDERSENİZ KALEMİNİZ KIRILDI HABERİNİZ OLSUN DEMENİN BAŞKA BİR ŞEKLİ, DİPLOMATİK DİLLE İFADE EDİLMESİ. Eğer böyle devam ederse, öyle tahmin ediyorum ki hükümetin aleyhinde bir kampanya yakında başlar.” (VİDEO-13: http://frk.cc/video13 )
Mart 2016’da aynı konuda hükümeti olası tehlikelere karşı uyarmıştır
- 4) Afrin Değerlendirmesinin Çarpıtılması
Ülkesini seven, olası iç ve dış tehlikelere karşı birçok konuda basiretli açıklamalar yapmasıyla tanınan Alparslan Kuytul Hoca, Afrin Harekâtı ile ilgili yaptığı açıklamayla, bir kez daha birtakım karanlık mihrakların hedefi olmuştur.
Alparslan Kuytul Hocanın 19 Ocak 2018 Cuma günü henüz Afrin operasyonu başlamadan önce yapmış olduğu analiz bazı mihraklar tarafından çarpıtılmış ve yeni bir algı operasyonu gerçekleştirilmek istenmiştir.
Yapılan 12 dakikalık konuşmadan sadece bir cümle alınarak sanki Alparslan Hoca, Amerika’yı destekliyormuş gibi bir intiba uyandırılmak istenmiştir. (VİDEO-14: http://frk.cc/video14 ) Hâlbuki Alparslan Hoca, ömrünü İslami faaliyetlere adamış bir insandır. Ve bu ülkede Müslümanların Amerika’ya olan tavrını herkes bilmektedir.
Birkaç saniyesi kırpılmak suretiyle çarpıtılan konuşmanın aslı ise şu şekildedir:
“… BELKİ DE TÜRKİYE’Yİ TUZAĞA ÇEKİYORLAR. Amerika, Türkiye’nin ne yapacağını tahmin etmeden mi bunu yaptı? Herkesin gözünün içine soka soka, tırlar kameraların önünde gidiyorlar. Görmüşsünüzdür haberlerde. Üzerinde zırhlı araçlar, uçak savarlar… Göstere göstere… BU TÜRKİYE’Yİ TAHRİK ETMEKTİR…”
“…Bir kere Amerika kesinlikle istihbarat yardımı yapacaktır PYD’ye. Bu çok önemlidir. Savaşta en büyük öneme sahip olan noktalardan birisi bu: istihbarat. AMERİKA İNSANSIZ HAVA ARAÇLARIYLA, BAŞKA YOLLARLA HER TÜRLÜ İSTİHBARATI VERECEKTİR. TÜRKİYE’Yİ ORDA BATAKLIĞA SOKMAK İÇİN. Girmesi var, bir de çıkması var. Girersin ama çıkamazsın. Amerika, Irak’a girdi, çıkamadı yıllarca, Afganistan’a girdi, çıkamadı. Rusya, Afganistan’a girdi, çıkamadı. Girmek kolay, çıkmak zordur. Bunu bütün askeri uzmanlar da bilir, bütün siyaset ehli insanlar da bilir…”
“…Amerika, onlara (PYD) şimdi 4900 tır silah verdiyse orda kaç bin askerimizi kaybederiz bilmiyorum. ALLAH GÖSTERMESİN. YANİ BU İŞ BİR TUZAK OLABİLİR. AMERİKA SANKİ GÖZ GÖRE GÖRE TÜRKİYE’Yİ ORADA BATAKLIĞA ÇEKİYOR GİBİ…” (VİDEO-15: http://frk.cc/video15 )
Konuşmanın aslında da görüldüğü gibi Alparslan Kuytul Hoca vatanını ve bu vatanın evlatları olan Mehmetçikleri düşündüğü için birtakım uyarılarda bulunmakta ve siyasi analizlerini ifade özgürlüğü kapsamında paylaşmaktadır. Ancak gelin görün ki iyi niyetle yapılmış bu konuşma, bir insanın tutuklanma gerekçesi olabiliyor.
Ayrıca kendisine sorulan” 7. gününe girdiğimiz Afrin operasyonu hakkındaki gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna yanıtta Afrin şehitlerine dua etmektedir. Yaptığı bu dua ile Alparslan Kuytul Hoca bir kez daha iyi niyetini göstermiştir.
“Öncelikle şahitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Şehadet Allah yolunda mücadele edenler için bir şereftir.” (VİDEO-16: http://frk.cc/video16 )
- 5) Rusya Taraftarı İftirası
Alparslan Kuytul Hocanın bir Cuma sohbeti sonrasında sorulan soruya verdiği cevaptan, sadece üç-dört saniyesini almak suretiyle konuşması yanlış anlaşılacak duruma getirilmiştir. Ve bu sebeple sanki Rus yanlısı gibi gösterilmek istenmiştir. Tüm Türkiye bilmektedir ki Alparslan Kuytul Hocanın ve onun sevenlerin, ne Rusya ile ne de herhangi bir ülke ya da örgüt ile alakası vardır. Alparslan Kuytul, vatanını milletini seven bir insan olup bu sevgisinin gereği olarak da ülkesinin izlediği politikalar ile alakalı düşüncelerini dile getirmektedir. İşte Alparslan Hocanın yaptığı konuşmadan ilgili bölüm:
“Rus uçağının düşürülmesi ile ilgili de bence bu iş yanlış olmuştur. Bu olmaması gereken bir şeydi. Şimdi bir takım insanlar milliyetçi duygularla -sanki bir savaş var ortada- böyle savunuyor olabilirler. Yakında görecekler bunun zararlarını, aklıselim ile hareket etmek lazım.” (VİDEO-17: http://frk.cc/video17 )
Görüldüğü gibi tamamen iyi niyetle yapılan bir açıklamadır. Ne Rusya savunulmuştur ne de Türkiye düşmanlığı yapılmıştır. Ancak yine her zaman ki gibi videonun birkaç saniyesini kırpmak suretiyle sanki Rusya’yı savunuyor gibi gösterilerek algı operasyonu yapılmıştır. Konuşmanın devamına bakıldığında bu iyi niyet daha iyi anlaşılacaktır:
“Bu (Rus uçağının düşürülmesini yanlış bulmak), hükümetin aleyhinde olmak değil, Türkiye’nin aleyhinde olmak değil. Aslında yanlışa yanlış demeyenler, Türkiye’yi tehlikeye sürüklyorlar. Aslında onlar Türkiye’nin aleyhinde bulunmuş oluyorlar farkında değiller. Yanlışa yanlış demek lazım. Elbette ki Allah korusun bir savaş olacak olursa, elbette hep beraber Rusya’ya karşı savaşırız o ayrı bir mesele ama bu olay doğru olmamıştır bunu da ifade etmek lazımdır.” (VİDEO-18: http://frk.cc/video18 )
Konuşmasının iyi niyetle yapılan dostane bir uyarı olduğu aşikârdır.
- 6) Ak Parti Hükümetine Düşmanlık Yapıyor İftirası
Alparslan Hocaya atılan iftiralardan biri de “hükumete sürekli düşmanlık yaptığı” iftirasıdır. Evet, Alparslan Hoca mevcut iktidarın bazı uygulamalarını, bazı politikalarını yanlış bulmuş ve bunlara karşı tenkitlerde bulunmuştur. Ancak bu tenkitler düşmanlık maksadıyla yapılmış tenkitler değildir. Bütün tenkitler tamamen iyi niyetle ve vatanın, milletin iyiliği amacıyla yapılmış tenkitlerdir.
Kırpılmış videolarla yapılmak istenen algı operasyonu, bu meselede de yapılmış, sanki Alparslan Hoca hükümete düşmanlık yapıyor gibi gösterilmek istenmiştir.
Alparslan Kuytul Hoca, Ak Parti Hükümetinin İslam’a ve Müslümanlara fayda veren konularda yaptığı atılımların arkasında durduğunu söylemekten asla kaçınmamıştır. Çünkü onun zaman zaman yapmış olduğu açıklamalar hükumet düşmanı olduğundan değil yalnızca imanının bir gereğidir. Güzel bir gelişme yaşandığında da hükumeti tebrik etmiş, destek vermiştir.
Ancak her zaman ki gibi Alparslan Hoca yanlış tanıtılmaya çalışılmış, bu sebeple de hükümet düşmanıymış gibi gösterilmek istenmiştir. Hâlbuki her hangi bir düşmanlık veya art niyet söz konusu değildir. Buna bazı konularda hükümeti tebrik etmesi ve bazı uygulamaları takdir etmesi delil olarak yeterlidir.
İşte Alparslan Hocanın Ak Parti Hükümetini takdir ettiği ve tebrik ettiği hususlardan bazıları:
- İmam Hatiplerin Ortaokul Bölümlerinin Açılmasını Desteklemişti
İmam Hatiplerin ortaokul bölümünün açılması konusunda Alparslan Hoca, Siyasi İktidarı desteklemiş ve kendisine yöneltilen soruya verdiği cevapta şunlara değinmiştir:
“Hükümet, İmam Hatip’in orta kısmını açtı, imam hatip ortaokul ve lisede başörtüsü sorununu çözdü.” (VİDEO-19: http://frk.cc/video19 )
- Başörtüsü Sorununun Çözülmesini ve Okullarda Mescit Açılmasını Tebrik Etmiş ve Desteklemişti
Alparslan Hoca, başörtüsü sorununu çözmelerinden ve okullardaki kız-erkek talebeleri için ayrı mescit açılması kararı almalarından dolayı Hükümeti tebrik etti:
“Daha evvel başörtüsü meselesini hallettikleri zaman hükümeti bu kararından, başarısından dolayı tebrik ettiğimi söylemiştim ve bu (okullarda kız-erkek ayrı mescit açılması) kararından dolayı da tebrik ediyorum.” (VİDEO-20: http://frk.cc/video20 )
- “Ensar Vakfı’ndaki çocuklara yapılan cinsel istismar olayını nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna verdiği cevapta böyle bir olaydan dolayı Hükümetin suçlanamaz demiştir
“Elbette her yerde birtakım olaylar olabilir. Bir partide olur, bir vakıfta da olur, bir dernekte de olur. Herkes aynı değil. Birtakım insanlar yanlış işler yapabilirler. Bunu bütün bir vakfa mâl etmek iftira olur, zulüm olur.” (VİDEO-21: http://frk.cc/video21 )
- Kurban bayramında THK’nın deri toplama yetkisinin alınmasını desteklemişti
27 Ağustos 2013 tarihli konuşmasında kendisine sorulan: “Bu sene Kurban Bayramı’nda THK’nın deri toplama yetkisinin alınmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna şöyle cevap vermiştir:
“Hükümetin aldığı bu kararı iyi değerlendiriyorum. Her hâlükârda doğru bir karardır”
(VİDEO-22: http://frk.cc/video22 )
- Alparslan Hoca, Hükümete karşı gerçekleştirilen gezi parkı olaylarında çeşitli illerde, eş zamanlı olarak çıkartılan ayaklanmaları ve çevreye zarar vererek yaralanmalara sebep olacak bir şiddetin ortaya çıkmasını hükümete karşı adeta bir darbe girişimi olduğunu söylemiş ve yanlış bulmuştur
“Türkiye’nin kalkınmasından rahatsız olanlar, faizin düşmesinden, Türkiye’de üretimin artmasından rahatsız olan birtakım güçler, geçmişte darbe yoluyla askerleri kışkırtarak darbe yaptırıyorlardı, askerler de darbeyi yapıyordu. Şimdi artık o dönemler geçtiği için bu sefer halkı kışkırtmak yoluyla, Ortadoğu’da olan olayların benzerlerini burada yapma yolunu tercih ediyorlar. Çünkü son iki yılın modası halkı sokağa dökmek. Eskiden tankları sokağa sürüyorlardı şimdi halkı sokağa sürüyorlar.” (VİDEO-23: http://frk.cc/video23 )
- Alparslan Hoca “17-25 Aralık Operasyonu Bir Darbedir!” demiştir.
“Cemaat, hükümete karşı 17-25 Aralık operasyonunu yapmıştır. Ben onu (operasyonu) bir darbe olarak gördüm. Bu bir darbedir dedim ve cemaati kınadım.” (VİDEO-24: http://frk.cc/video24 )
Sizin için AK Partiye düşman olduğunuzu söyleyenlere ne cevap verirsiniz sorusuna:
“Niye düşman olayım, nerden çıktı bu laf? Ben sadece yanlışa yanlış diyorum, ben namaz kılana düşman olmam. Hayır, asla böyle bir şey yok! Biz Müslümana düşman olacak insan değiliz. Bizimki haksızlıklara düşmanlık yapmaktır. Bugüne kadar Ak Partiyi tenkit ettiğimiz hususlar da var takdir ettiğimiz hususlar da var. Biz muhalefet partisi değiliz. Biz İslam namına görüşümüzü ortaya koyuyoruz.” (VİDEO-25: http://frk.cc/video25 )
[…] 1. Operasyon Öncesi Atılan İftiralar […]
[…] 1. Operasyon Öncesi Atılan İftiralar […]