Önemli Not: Bazı gazete ve haber sitelerinde konferansların engellenmesiyle ilgili Hocaefendi’nin yapmış olduğu açıklamalar cımbızlama yöntemiyle bir takım cümleler seçilip çarpıtılarak haber yapılmıştır. Hocamız bu açıklamasında hükümeti suçlamamış bu engelin bazı karanlık güçlerin bürokrasiye yerleştirdiği memurlar tarafından yapıldığını dile getirmiş ve bu noktada tedbirli olunması konusunda siyasi yetkilileri uyarmıştır. Furkan Vakfı olarak bu gazete ve haber sitelerinin yapmış olduğu çarpıtıcı haberleri kabul etmiyor ve bu gelişmelerle ilgili görüşümüzü resmi bir açıklama ile bildiriyoruz.
Furkan Vakfı olarak 20 yılı aşkın bir süredir halkımızın bilinçlendirilmesi için spor salonları ve kültür merkezlerinde konferanslar düzenlemekteyiz.
Bu güne kadar konferanslarımız hiçbir resmi makam tarafından engellenmemiştir. Fakat 2014 yılı mayıs ayı itibariyle İstanbul’da yapacağımız Fetih konferansı, etkinliğin yapılmasına 2 gün kala Bağcılar belediyesi tarafından gerekçesiz bir şekilde iptal edilmiştir. Bizler bu engellemeyi siyasilerden görmeyip Bağcılar Belediye Başkanının şahsî hatası olarak değerlendirdik.
Ancak aynı yıl içerisinde 15-16 Kasım tarihlerinde Elazığ ve Malatya spor salonlarında yapmak üzere başvuruda bulunduğumuz konferanslarımız Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü tarafından salonlar o tarihlerde boş olmasına rağmen müsait olmadığı gerekçe gösterilerek salonların etkinliğimize tahsis edilmesi engellenmiştir.
Gençlik spor müdürlüğündeki bazı yetkililerle durumun gerekçesini öğrenme maksadıyla görüştüğümüzde bize ‘Furkan Vakfı’nın Siyasilerce çok iyi tanınmadığı hatta hükümetle kavgalı bazı çevrelerle karıştırıldığı, bundan ötürü ne kadar başvuruda bulunulursa bulunulsun Vakfımıza hiçbir şekilde spor salonlarında konferans için izin verilmeyeceği ve bu engelin bürokratlar değil siyasiler tarafından yapıldığı’ söylendi.
Furkan Vakfı olarak bizler bu yanlış anlamanın düzeltilmesini sağlamak, vakfımızın zannedilen çevrelerle hiçbir alakasının bulunmadığını, 20 yıldır memleketin her köşesinde İslam’ı anlatan bir cemaat olduğumuzu ifade etmek ve kendimizi tanıtmak için heyetler halinde birçok Ak Parti il ve ilçe başkanlarıyla görüşmeler yaptık.
Olumsuz tüm söylentilere rağmen biz bu engelin AK Partili yetkililer tarafından yapılmadığını, bazı güçlerin bürokrasinin içine yerleştirdiği memurlar tarafından yapıldığını düşünmekteyiz.
AK Partili yetkililerle ve il başkanlarıyla yaptığımız olumlu görüşmeler de bu zannımızı doğrulamaktadır. Bazı karanlık güçler bürokrasideki adamları vasıtasıyla bu engellemeyi yaparak AK Partiyle cemaatimizi ve aşama aşama tüm cemaatleri karşı karşıya getirmek istemektedir. Karanlık güçler bu strateji ile hem cemaatleri hem de AK Parti’yi bitirmek istemektedir.
Furkan Vakfı olarak biz bu engellemenin AK Parti ve cemaatler üzerinde oynanan bir oyun olduğunu söylüyor ve parti yetkililerini bu oyunu bozmaya davet ediyoruz.
Bu hafta cumartesi Elazığ’da ve pazar günü de Malatya’da gerçekleştirmeyi planladığımız konferanslara izin verilmedi ve engellendi. Spor salonu müdürü yaklaşık 3 hafta önce başvurulduğunda salonumuz müsait dedi ve gün verdi. Ancak Spor Genel Müdürlüğünün ‘söylemeyin’ talimatından dolayı bize Ankara’ya sormamız gerekiyor demedi. Daha sonra konferansa 1 hafta kala cevap geldi ve “Furkan’a verilmeyecek” dendi.
Bu engellemelerin siyasilerden kaynaklandığını söylüyorlar yani bakanlıktaki bürokratlardan veya spor il müdürlerinden veya spor genel müdürlüğünden değil diyorlar. Bence yalan söylüyorlar. Siyasilerin haberinin olduğunu zannetmiyorum. Yapanlar derin devlet. Canlı yayında olayla ilgili açıklama yapacağımı öğrenince sitemize tam açıklama saatinde saldırı yapıldı ve 1 saat erişim engellendi. Bu güç ve teknoloji kimde olabilir?
Kanaatime göre konferanslarımıza yapılan bu engellemeden hükümetin ve siyasilerin haberi yok. Ama bürokratlara karanlık yerlerden talimat geliyor. Bu sadece bize yapılıyor gibi görünse de esasında AK Parti tüm cemaatlerle düşman edilmeye çalışılıyor. Hedeflerinin bu olduğuna inanıyorum. AK Parti uyanık olmalı. AK Parti’ye kimler düşmansa bu iş onların tezgahı olabilir. AK Parti’yi çok kızdırdılar. Bunu kasıtlı yaptı bazı güçler. Büyük bir nefret başlattılar. Şimdi o nefretin üzerine bunu bina ediyorlar. Bu bir proje olabilir. ‘AK Parti eliyle cemaatleri bitirme projesi. Sonra da AK Parti’yi bitirme projesi’ AK Parti eğer bu tuzağa düşerse kendi bindiği dalı kesmiş olacak, kendi ayağına kurşun sıkmış olacak. Kendi tabanını da kaybedecek ve kendisi de bitecek.
Büyük güçler daima böyle yaparlar. Mesela Apo’nun idam edilmemesine en büyük tepkiyi MHP tabanı göstereceğinden MHP’nin eliyle idamı kaldırdılar. Böylece MHP tabanı sustu. Herhalde bir durum var demek ki dediler ve sustular. Aynı şekilde şimdi de sıra cemaatlerde… Eğer cemaatleri CHP eliyle bitirmeye kalkışsalar millet her lafı söyler, yine CHP zulmü başladı derler. O sebeple bunu AK Parti döneminde AK Parti yetkililerinin haberi olmadan bürokratlar eliyle yapmaya çalışıyorlar.
AKP dikkatli olmalı. Ben bu projenin sadece bize dönük ve sadece konferans iptali olarak kalacağını da zannetmiyorum. Bütün cemaatlerin vakıflarına, yurtlarına ve öğrenci evlerine kadar gider bu mesele.
