Alparslan Kuytul Hocaefendi, bir cuma klasiği haline gelen tefsir dersi sonrasında kendisine yöneltilen soruları cevaplandırdı.
“Araf suresi 179. Ayette: “Andolsun ki cinlerden ve insanlardan birçoğunu cehennem için yarattık.” buyruluyor. Allah’ın rahmeti, gazabını geçtiği halde neden “insanlardan çoğunu cehennem için yarattık” buyrulmaktadır?” sorusuna şu şekilde cevap verdi: “Bu ayette kasıt; biz insanları cehennem için yarattık değil, insanların çoğunluğu maalesef böyle bir hayat yaşayacak demektir. Allah gaybı bilmektedir. İnsanların çoğunun cehennemlik olacağını bilmiş ve bilerek yaratmıştır ama bu bir haksızlık değildir. İnsanlara peygamber ve kitap göndermiş, İslam’a uygun bir fıtratla yaratmış, akıl vermiş ve vahiy göndererek doğru yolu göstermiştir. Eğer insanlar buna rağmen saparlarsa bundan kendileri mesuldür. Allah, insanların sapacağını bildiği için bu şekilde ifade ediyor. Yoksa insanların çoğunluğunu cehenneme atmak istediğini ifade etmiyor.” Allah merhametlidir ama aynı zamanda adalet sahibidir. Cennet de hak, cehennem de haktır. İkisi de lazım, ikisi de dolacaktır.”
Sorunun tamamını okumak için;
Cennet De Hak, Cehennem De Haktır!
Burada kasıt; biz insanları cehennem için yarattık değil, insanların çoğunluğu maalesef böyle bir hayat yaşayacak demektir. Allah gaybı bilmektedir. İnsanların çoğunun cehennemlik olacağını bilmiş ve bilerek yaratmıştır ama bu bir haksızlık değildir. İnsanlara peygamber ve kitap göndermiş, İslam’a uygun bir fıtratla yaratmış, akıl vermiş ve vahiy göndererek doğru yolu göstermiştir. Eğer insanlar buna rağmen saparlarsa bundan kendileri mesuldür.
Allah, insanların sapacağını bildiği için bu şekilde ifade ediyor. Yoksa insanların çoğunluğunu cehenneme atmak istediğini ifade etmiyor. Gaybı biliyor. Çoğunluk İslam’a göre yaşamayacak ya kafir ya fasık olacak bunu biliyor ve bize haber veriyor. “İnsanların ve cinlerin çoğunluğu cehennemlik olacak” şeklinde bir haber verme olayıdır.
Allah’ın rahmeti ancak Müslüman içindir, kıyamet gününde kafire merhamet edilmeyecektir. Çünkü Allah’a şirk koşmuştur. Allah şirki bağışlamayacaktır. Hiç olmazsa Allah’a şirk koşmasaydı, tevhide, iman esaslarına iman etseydi. Farzları yapmamış, haramlardan kaçınmamış olsa bile hiç olmazsa iman etmiş olsaydı, tasdik gerçekleşseydi. İman esasları, farzlar ve haramlar kabul edilmiş olsaydı, ebedi cehenneme girmeyecekti. Hiç olmazsa bunu yapsaydı. Bunu yapmamış olana artık merhamet yoktur. Allah’ın rahmeti gazabını geçmiştir ama bu ifade edildiği gibi şu da ifade edilmektedir; Kur’an-ı Kerim Fatır suresi 5. Ayette şöyle buyuruyor: “İnsanlar! Allah’ın vaadi elbette gerçektir, öyleyse sakın dünya hayatı sizi aldatmasın; o çok hilekâr şeytan da Allah’ın kerem ve merhametini ileri sürerek sizi aldatmasın.” Yani şeytan gelecek ve size “Allah büyüktür, Allah merhamet sahibidir, istediğini yap. Farzları yapmayıp haramları yapsan da bir şey olmaz. Nasıl olsa Allah merhametli” diyerek vesveseler verecektir. Bu şeytandandır. Allah’ın cehennemi boşuna değildir.
Allah merhametlidir ama aynı zamanda adalet sahibidir. Herkesi cennete koyarsa o zaman adalet olur mu? Allah elbette ki Müslümanların bazı günahlarını bağışlayacaktır, orada merhametini gösterecektir ama her günahı bağışlamaz, herkesi de cennetine koymaz. Cennet de hak, cehennem de haktır. İkisi de lazım, ikisi de dolacaktır.