Nevzat Kaya’nın yazısı şu şekilde;
Bakın bunları söylemezsem Arş-ı Ala’da dilimiz lal olur, hesabımızı veremeyiz sonra. Birileri kızacaksa da kızsın. Bu benim umurumda bile değil. Ben hakka şahitliğimi ortaya koyayım da, varsın kızsınlar. Hak bana dost olsun yeter. Sonra mahkeme-i kübra’da herkesin kirleri ortaya çıkacak zaten.
Alparslan Kuytul Hoca diyorum. Birileri kes-kopyala-yapıştır yaparak ona iftira attı. Halbuki adamın ne Fetö’yle ne de Pkk ile hiçbir ilgisi yoktu. Hatta hükümet Fetö’yle kol kola gezerken o Fetö’yü yerden yere vuruyordu. Bunlar sapık derdi. Sizi sırtınızdan vuracak diyordu. Hepsi bir proje diyordu.
Evet aynen böyle diyordu ve ben bunun yüzlerce kez şahidiyim. Sadece o mu böyle diyordu? Hayır! Cemaatinin hepsi Fetö’yle mücadele ediyordu. Fetö’nün ne menem tehlikeli ve hain bir yapı olduğunu her yerde söylüyorlardı. Fakat ne çare, boşuna dememişler “doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar” diye.
Maalesef onu da kovdular. Gittiği her yerde kapılar üstüne kapandı. Konferansları engellendi. Hatta resmi salonların haricinde, kiraladıkları özel salonlarda bile konferans yapması engellendi. Birileri gidip -sakın salonları bunlara kiraya vermeyin- diye tehdit ediyordu. Sanki birileri ısrarla Furkan gönüllülerinin sinir uçlarına dokunup, böylece hata yapmalarını bekliyorlardı.
Fakat hata yapmadılar. Şiddete bulaşmadan, haklarını resmi makamlar nezdinde ve sosyal medya hesapları üzerinden dile getiriyorlardı.
En son Adana’da daha önce kiraladıkları salonda, konferans günü konferansları engellendi. Bunu protesto eden Furkan gönüllülerine polis çok sert müdahale etti. Müslüman kızların başörtüleri başlarından söküldü. Ortada 28 Şubat görüntülerinden farksız bir manzara vardı.
Tam da o günün akşamında Alparslan Kuytul Hoca, ‘ne kadar eleştirsek de Ak Partililer asla başörtüsüne el uzatmaz, buna inanmak mümkün değildir’ diyordu. Yine bu işin tüm cemaatleri devre dışı bırakmaya çalışan, dinsiz bir derin yapı tarafından planlandığını, tüm müslümanların ve cemaatlerin dikkatli ve uyanık olması gerektiğini söylüyordu.
Nitekim dediği doğruydu ve çok geçmeden de hakkında uyduruk videolar hazırlandı ve operasyona başladılar. Maalesef duyarlı kesim dediğimiz islami camianın büyük çoğunluğu buna sessiz kaldı. Sorgulamadılar ve ortaya atılan iftiralara, algılara yenik düştüler. Hatta birçoğu bu davanın savcısıymış gibi asıp kesiyordu adamı.
Tutuklandığı zaman güya Demirtaş’ı öven, darbeyi savunan videolarının orijinallerini dikkatlice izledim. Yaratılmaya çalışılan Fetö’cü veya Pkk’cı ya da ajan gibi yaftalamaların apaçık bir iftira olduğunu anladım. Epey yerde konusu açıldı mı ona iftira atıldığını söyledim, ama sosyal medyada bazı yorumlar hariç bunu yazmadım.
İşte şimdi yazıyorum. Her ne kadar cemaatin üslup fıkhı ile ilgili ara ara eleştirilerim olsa da, bu onların yanlış ve yaramaz olduğunu göstermez. Bilakis bu yapıcı eleştiriler herkes için olmalıydı. Birde suyun bulanık, havanın sisli olduğu zamanlarda insan her önüne gelene yorum yapmamalı.
İşte bana göre Kuytul Hoca’nın zaafı da buydu. Sorulan her siyasi konuya uzun uzun cevap veriyordu. Zaten sorgu ifadelerinde de, bu zaafını bizzat kendisi söylüyordu. Bunların hepsi kayıt altında. Oysa yerine göre susmak bazen haykırmaktır. Bunu bilmesi gerekiyordu.
Velakin ne olursa olsun, bu uğradığı fitneye ve iftiraya boyun eğmemiz gerektiğini, sorgulamadan algılara yenik düşmemiz gerektiğini meşru göstermez.
Şimdi ise elimizde mahkeme makamının talebi üzerine MİT Müsteşarlığı ile İstihbarat Dairesi Başkanlığının sözkonusu iddialarla ilgili, cemaatin herhangi bir terör örgütüyle bağlantısının olmadığına dair kesin bilgi ve makama arzedilmiş resmi raporlar var.
İki gün önce de tutuklu olan 6 Furkan Vakfı mensubu bu raporlar üzerine tahliye oldu. Kısa bir zaman sonra da Alparslan Kuytul Hoca’nın tahliye olacağını düşünüyorum.
Evet, tahliye olmasına tahliye olacak da, şu fitnecilerin, iftiracıların algılarına yenik düşüp, vicdanlarını örtenler en azından bir utanç duyacaklar mı gerçekten merak ediyorum.
Allah, Malcolm X’e rahmet etsin. O, “Eğer dikkat etmezseniz medya mazlumlardan nefret etmenize ve zalimleri sevmenize sebep olur” demişti de, ne hikmetli sözmüş anlamak gerek.
